“Gazeteciler, gördüklerini, düşündüklerini, bildiklerini samimiyetle yazmalıdır” der Mustafa Kemal Atatürk bir konuşmasında. Bir çoğumuzun bildiği bu sözü ne kadar içselleştirdiğimiz ise günümüzde daha da önem kazanmıştır. Zira, her 3 Mayıs’ta ‘Dünya Basın Özgürlüğü Günü’, 24 Temmuz’da ise ‘Türk Basınından Sansürün Kaldırılması’nı kutlar, ancak günümüzde hala özgürlükleri ve gerçekten kaldırılmış bir sansürün olup olmadığını tartışırız.

Vatandaş olarak en temel ve önemli haklarımızdan biri de haber alma özgürlüğüdür. Çevremizde, ilimizde, ülkemizde ve dünyada olup bitenlerden haberdar olmayı istemek herkes için doğal bir haktır. Günümüzde gelişen teknoloji sayesinde bilgiye ve habere ulaşmak her ne kadar kolaylaşmış gibi görünse de, bunun en önemli mimarları, meslekleri sorumluluk, fedakarlık ve vicdan gerektiren, gecesi-gündüzü, yeri-yurdu belli olmayan, zor fakat onurlu bir iş icra eden gazetecilerdir. Onlar, gözümüz, kulağımız, sesimizdir. Gördüklerini, düşündüklerini, bildiklerini samimiyetle yazması gereken kişilerdir.

Bu noktada üzülerek, bir kez daha ifade etmek gerekiyor ki, bugünkü durumumuzda basının ne kadar özgür ve bağımsız olduğunu tartışır durumdayız. Haber kaynağına ulaşma, haberi elde etme, yazma ve kamuoyuna duyurma süreçlerinde yaşanan sıkıntılardan tutun da en vahimi yazdıklarından, düşündüklerinden dolayı tutuklu bulunan pek çok gazetecimiz, basın emekçimiz bulunuyor. Yerel basınımız, maddi-manevi pek çok zorluklarla boğuşuyor. Bu durum, dünyada da böyle olduğu gibi ülkemizin de kanayan bir yarası olarak karşımızda duruyor.

Unutmamalıyız ki, başkalarının haklarına, sınırlarına saygılı her özgürlük hali, hepimiz için vazgeçilmez bir olgudur. Bunun en şekil bulmuş durumlarından biri de basın özgürlüğüdür. Zira basın, doğruları öğrenme, gerçek bilgiye ulaşma, düşünce ve ifade özgürlüğünün en etkili araçlarından biridir.

Basın mensuplarının doğru ve tarafsız bilgiye ulaşma ve bunu kamuoyuna duyurmalarının önünde engel olmadığı, düşüncelerinden, fikirlerinden, yazdıklarından veya dile getirdiklerinden dolayı haksızlıklara uğrayıp, tutuklanmadıkları, meslek ilkeleri çerçevesinde yollarına devam edebildikleri; özgür, sansürsüz ve tarafsız bir basın ümidimle, bugünü sözde değil gerçek bir bayram şöleniyle kutlayacağımız nice 24 Temmuz’lar diliyor, zor şartlarda işlerini büyük özveri ile yapan, doğru haber ve basın özgürlüğü için mücadele veren tüm emekçilere selam ve saygılarımı sunuyorum.

Ülgür GÖKHAN

Belediye Başkanı